İngilizce Used to Konu Anlatımı ve Örnek Cümleler

İngilizcenin en önemli konularından biri de eski alışkanlıklarımızdan bahsettiğimiz “used to”dur. İngilizce en çok kullanılan fiiller de used to kalıbı ile birlikte yalın hali ile yer alır.Biz de yazımızda size used to kullanım formülü, olumlu, olumsuz ve soru cümlesi örnekleri, used to’nun farklı kullanım alanları, used to ve “alışık olmak” anlamı ile “get used to” kullanımı başlıklarını paylaşıyor olacağız.

İngilizcenin en önemli konularından biri de eski alışkanlıklarımızdan bahsettiğimiz “used to”dur. İngilizce en çok kullanılan fiiller de used to kalıbı ile birlikte yalın hali ile yer alır.

İNTER İNGİLİZCE

İNGİLİZCE KONUŞMA UYGULAMASI

  • Amerikalı native eğitmenlerle,
  • Seviyene uygun programla,
  • Seçtiğin eğitmenle seçtiğin saatte,
  • Konuşmak istediğin konuyla,
  • Her ders sonrası değerlendirmeyle
  • İNGİLİZCE KONUŞMAYA BAŞLA!
Android: İngilizce Konuşma Pratiği | iOS: İngilizce Konuşma Pratiği

Biz de yazımızda size used to kullanım formülü, olumlu, olumsuz ve soru cümlesi örnekleri, used to’nun farklı kullanım alanları, used to ve “alışık olmak” anlamı ile “get used to” kullanımı başlıklarını paylaşıyor olacağız.

İngilizce Used to Kullanım Formülü          

Used to kalıbı ile cümle kurma kalıbını paylaşacak olursak yapı aşağıdaki şekilde olacaktır:

Olumlu Cümle

Özne (subject) + used to + fiilin ilk hali (V1)

Olumsuz Cümle

Özne (subject) + didn’t use to + fiilin ilk hali (V1)

Soru Cümlesi

Did + özne (subject) + use to + fiilin ilk hali (V1)

Bu kalıpla kurulan cümlelerde dikkat edilmesi gereken şey, used to sonrasında fiilin ilk haliyle kullanılması gerektiğidir.

Örnekler:

  • We used to go for a walk in the city.
  • Look! I used to swim in the lake.
  • Your father used to be mad at me.
  • We didn’t use to go to  the lessons.
  • I didn’t use to swim there.
  • Because he didn’t use to like you.
  • I used to study French a lot but now I don’t. (Ben çok Fransızca çalışırdım ama şimdi çalışmıyorum.)
  • I used to run marathons but now I don’t. (Ben maraton koşardım ama şimdi koşmuyorum.)
  • I used to be fat but now I am thin. (Ben şişmandım ama şimdi zayıfım)
  • I used to be a confident person but now I feel shy all the time. (Ben çok kendine güvenen bir insandım ama şimdi her zaman utangacım)
  • I used to have short hair but now I prefer long hair. (Ben kısa saç tercih ederdim fakat şimdi uzun zacı tercih ediyorum.)
  • I used to have mustache but now I don’t really like that style. (Ben eskiden bıyıklıydım ama şimdi o stili hiç sevmiyorum)
  • I used to be dirty but I am clean now. (Ben kirli bir insandım ama şimdi temizim)
  • I used to eat a lot but now I don’t do that anymore. (Ben çok yemek yerdim ama artık bunu yapmıyorum)
  • She used to curle her hair but now she doesn’t do it anymore. (O saçlarını kıvırcık yapardı ama artık bunu yapmıyor)
  • She used to have a tattoo but she doesn’t anymore. (Onun eskiden bir dövmesi vardı ama artık yok)
  • They used to be fit but now they don’t go to the sport centre. (Onlar eskiden fit vücuda sahipti ama artık spor salonuna gitmiyorlar.)
  • They used to be smart students but now they are lazy. (Onlar zeki öğrencilerdi ama şimdi tembeller)

İngilizce Used to ile Olumlu Cümle Örnekleri     

Used to kalıbı ile kurulmuş olumlu cümle örnekleri aşağıdaki gibidir:

  • He used to be a chemist. He’s retired now. (O bir kimyagardı. Şimdi emekli oldu)
  • He used to do experiments 50 years ago. (O, 50 yıl önce deneyler yapıyordu)
  • She used to be a nurse. She’s retired now. (O bir hemşireydi. Şimdi emekli oldu.)
  • She used to help old people 50 years ago. Nurses help her now. (O 50 yıl önce yaşlı insanlara yardım ederdi. Şimdi hemşireler ona yardım ediyor.)
  • She used to play the piano 40 years ago. She listens to the piano now. (O, 40 yıl öncesinde piyano çalardı. Şimdi piyano dinliyor)
  • He used to be a soldier. He’s retired now. (O bir askerdi. Şimdi emekli oldu)
  • He used to be handsome. (O, yakışıklıydı)
  • He used to protect the country. (O, ülkeyi korurdu)
  • She used to be a writer. She’s retired now. (O bir yazardı. Şimdi emekli oldu)
  • She used to write beautiful stories. She keeps them now. (O, güzel hikayeler yazardı. Şimdi onları saklıyor.)
  • He used to be a student. He’s retired now. (O bir öğrenciydi. Şimdi emekli oldu)
  • He used to study hard. (O, çok çalışırdı)

İngilizce Used to ile Olumsuz Cümle Örnekleri                                      

Used to kalıbı ile kurulmuş olumsuz cümle örnekleri aşağıdaki gibidir:

  • I didn’t use to read science-fiction boks. (Bilim kurgu kitapları okumazdım.)
  • I didn’t use to play football. (Futbol oynamazdım)
  • I didn’t use to do my homeworks when I was at high school. (Lisedeyken ödevlerimi yapmazdım.)
  • You didn’t use to live here. (Sen burada yaşamazdın.)
  • You didn’t use to study Russian. (Sen Rusça okumazdın)
  • You didn’t use to swim fast. (Sen hızlı yüzmezdin)
  • She didn’t use to like Gibson. (Sen Gibson’ı sevmezdin)
  • She didn’t use to like Metal music. (O, metal müziği sevmezdi)
  • She didn’t use to go out a lot. (O, çok fazla dışarı çıkmazdı)
  • We didn’t use to come here for dinner. (Biz buraya akşam yemeği için gelmezdik)
  • We didn’t use to talk after lunch. (Biz, öğle yemeğinden sonra konuşmazdık.)
  • We didn’t use to drink after work. (Biz iş sonrası içmezdik.)

İngilizce Used to Soru Cümlesi Örnekleri

Used to gramer yapısı kullanarak kurabileceğiniz soru örnekleri ise aşağıda listelenmiştir.

  • Where did you use to study? (Sen nerede okuyordun?)
  • Did you use to work at a shopping mall? (Sen bir AVM’de mi çalışırdın?)
  • What kind of computer games did you use to play? (Sen ne tür bilgisayar oyunları oynardın?)
  • Did you use to play Fifa? (Sen Fifa oynar mıydın?)
  • What did you use to watch? (Sen ne izlerdin?)
  • Did you use to watch Friends? (Sen Friends izler miydin?)
  • Who did you use to go out? (Kiminle dışarı çıkardın?)
  • Did you use to go out with Ken? (Ken’le çıkar mıydın?)

İngilizce Used To Farklı Kullanım Anlamları                                                        

Used to yazımızın ilk kısmında anlattığımız gibi çoğunlukla eski alışkanlıklarımızdan, eskiden yaptığımız şeylerden bahsederken kullanılır. Fakat bunun dışında used to’nun farklı kullanım alanları da mevcuttur.

be used to ve get used to bunlardan ikisidir.

Be used to bir şeyin tanıdık olması ya da alışık olmak anlamlarında kullanılır.

Get used to ise, bir şeylere alışma sürecinden bahsederken kullanılır.

Be used to ve get used to yapılarının ardından bir isim, zamir ya da  -ing almış bir fiil gelir, geçmiş, geniş zaman ve gelecek anlamlarında kullanılabilir.  

Used to ve Alışık Olmak Anlamı    

Be used to bir şeyin tanıdık olması ya da bir şeylere alışık olmak anlamlarında kullanılır.

  • She’s used to the city now and doesn’t get lost any more. (O, artık şehre alıştı ve artık kaybolmuyor)
  • He wasn’t used to walking so much and his legs hurt after the hike. (O, çok fazla yürümeye alışkın değildi bu yüzden doğa yürüyüşü sonrasında bacakları incindi)
  • I’m a teacher so I’m used to speaking in public. (Ben bir öğretmenim bu yüzden de topluluk önünde konuşmaya alışkınım)

Get Used To Alışmak Anlamı         

Get used to ise, bir şeylere alışma sürecinden bahsederken kullanılır.

  • I’m finding this new job hard but I’m sure I’ll get used to it soon. (Ben bu yeni işi çok zor buluyorum ama yakında alışacağıma eminim)
  • It took my mother years to get used to living in London after moving from Pakistan. (Pakistan’dan taşındıktan sonra annemin Londra’ya alışmasını sağlamam yıllarımı aldı.)
  • I’m getting used to the noise now. I found it really stressful when I first moved in. (Artık gürültüye alışıyorum. İlk taşındığımda bunun gerçekten stresli olduğunu düşünüyürdum.)

İNTER İNGİLİZCE

İNGİLİZCE KONUŞMA UYGULAMASI

  • Amerikalı native eğitmenlerle,
  • Seviyene uygun programla,
  • Seçtiğin eğitmenle seçtiğin saatte,
  • Konuşmak istediğin konuyla,
  • Her ders sonrası değerlendirmeyle
  • İNGİLİZCE KONUŞMAYA BAŞLA!
Android: İngilizce Konuşma Pratiği | iOS: İngilizce Konuşma Pratiği

One thought on “İngilizce Used to Konu Anlatımı ve Örnek Cümleler

  1. used to alışmak anlamına gelen orneklerde hata var yia

    1. She’s used to the city now and doesn’t get lost any more. (O, artık şehre alıştı ve artık kaybolmuyor)He wasn’t used to walking so much and his legs hurt after the hike. (O, çok fazla yürümeye alışkın değildi bu yüzden doğa yürüyüşü sonrasında bacakları incindi)I’m a teacher so I’m used to speaking in public. (Ben bir öğretmenim bu yüzden de topluluk önünde konuşmaya alışkınım)
    2. I’m finding this new job hard but I’m sure I’ll get used to it soon. (Ben bu yeni işi çok zor buluyorum ama yakında alışacağıma eminim)It took my mother years to get used to living in London after moving from Pakistan. (Pakistan’dan taşındıktan sonra annemin Londra’ya alışmasını sağlamam yıllarımı aldı.)I’m getting used to the noise now. I found it really stressful when I first moved in. (Artık gürültüye alışıyorum. İlk taşındığımda bunun gerçekten stresli olduğunu düşünüyürdum

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İNGİLİZCE KONUŞMA UYGULAMASI